"Çöp toplayıcılar" ( orj. "swag buyers")
"ekibi (satış ekibi denmek isteniyor) motive eden süslü çocuklar"
"sağa, sola, 3. partilere dağıtılmak üzere planlanmış bütçe merkezi"
"patronun sunumcu başısı"
"reklamcılarla elele vermiş anlaşılmaz snob grup"
"üretim yaptı-satış kanalı istedi-ARGE denedi ürünleri eritmekle görevli hizmetli kadrosu"
"süslemeciler, vitrin çocukları, göz boyamacılar, maliyet merkezleri.............."
Ülkemiz belki de son 10 yıldır, pazarlama odaklı yönetimin farkına varmaya başlarken , hala eskiden kalmış algı ve tortuların izleri değilmi yukarıdaki tarifler..? Hadi itiraf etsin herkes ya da beni yalanlasın, pazarlamanın içinde olan veya pazarlama ile çalışan insanların aklından yukarıdakilerden en az birisi geçmiştir..
Öncelikle ABD merkezli şirketlerde, son elli yıldır artan oranda şirket üst yönetimine tırmanan pazarlama profesyonelleri ise bunu aşağıdaki kimlikleriyle hakediyorlar;
İşin lokomotifi olarak
İşe iş gözüyle bakan,
Fonksiyonel dar açıların tuzağına düşmeyen
Kartal gözlü vizyonerler ,
Rasyonel hesap adamları ,
Empati sahibi sosyologlar,
İkna eden, değiştiren, etkileyen satışçılar,
Etki yaratan fikirleri hayatın içine herkesin almak isteyeceği kıvraklıkla sokan yaratıcılar,
Ekip yöneten ve daha büyüklerini etkileyip ikna eden liderler...
Algı sorunumuzu çözsek ve pazarlamacı kimliği otursa birgün, peki, Türkiye'de kaç tane böyle "marketer" çıkar?... o da başka yazıda..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Kayıtlar
2 yorum:
"İşin lokomotifi olarak" sözüne biraz takıldım...karşı çıkmaktan ziyade bir soru olarak algılayın lutfen. Belki kavram kargaşası yaşıyor olabilirim sonuçta uluslararası bir piyasada hedeflerini üçe katlamış, konusunda dünya ikincisi olan ve en büyük "privately owned" bir Amerikan şirketinin satişcısıyım. Pazarlamayıda biz yapıyoruz aslında ama nedense ben kendimi satışçı diye adlandırıyorum, çünkü bsuiness plan ve hedeflerimin hesabını ben veriyorum. Eskiden çok aktif bir görevde olan ( Eastern Hemisphere Business unit manager ) şirket içi çekişmeler vs amerikaya glbal marketing manager olarak atandı ve bir suru çalışmalar başlattı , tabiki meetingler vs sürekli yapılıyor bir takım şeyler initiate ediliyor ama bu arada da hayat devam ediyor mallar satılıyor, bu söylenenler hayata geçmeden rekorlar kırılmaya devam ediyor. Özellikle onun yerini alan yeni business unit manager dogu yarım kürenin satışlarını 60 M dan 240 a cıkardı son üç yılda , oda benim gibi kendisine satışçı diyor, diğerinin çalışmalarını küçümsemiyor ama cokda merak etmiyor- bize hissettirmese de benim gözlemim.. sonuçta hangisi lokomatif sorusunu sormadan edemiyorum. Dediğim gibi ben bir alaylıyım ve kavram ları karıştırıyor olabilirim... herneyse bu arada legends of Fall ı seyretmediniz galiba ki yorum yapmamışsınız. ben en son yamanın kıyısınd a yı seyrettim gecikmeli de olsa çok beğendim..
sevgiler
Legends of Fall'u çok duydum, yeni bir film değil belki de seyretmişimdir dedim ama, girdim, baktım internete seyretmemişim, konusunu okudum, belki birgün alıp seyrederim:)
Konuyla ilgili yorumunuzla ilgili düşündüklerimi ve bildiklerimi açıklamak için yine blogda bir yazı yayınlayacağım sevgili "isimsiz" okuyucum..
sevgiler
Yorum Gönder